ENGLISH
  Güncelleme: 18/11/2008

2008-09-22 AB Bülteni

2008-09-22 AB Bülteni

Bülten No : 114 22 Eylül 2008

DIŞ BASINDA

TÜRKİYE-AVRUPA BİRLİĞİ İLİŞKİLERİ

 

ABD BASINI:
AP:
"AB: Gürcistan Krizi Türkiye'nin Önemini Artırdı": "AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn bugün yaptığı açıklamada, Gürcistan krizinin, Türkiye'nin Kafkaslar'da olduğu kadar Birlik açısından da önemini artırdığını ifade etti.Rehn, Türkiye'nin, kendisine komşu bölgelerde aktif ve başarılı bir diplomasi yürüttüğünü belirtti. Türkiye, ağustos ayındaki savaşın ardından barışa katkı için Gürcü ve Rus yetkililerle ayrı ayrı temaslarda bulunmuştu. Ayrıca Türkiye, AB ile Suriye arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesine katkıda bulundu ve İstanbul'daki İsrail-Filistin görüşmelerine aracılık etti. Rehn, Helsinki ziyareti esnasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, ‘Türkiye, Avrupa ile İslam dünyası arasında çok önemli bir köprü vazifesi görmeyi sürdürüyor' dedi ve ‘Son haftalardaki olaylar, AB perspektifinden sadece Türkiye'nin stratejik önemini artırdı' diye ekledi. Rehn, Türkiye'nin Birliğe üye olup olmayacağı veya bunun ne zaman gerçekleşebileceğine dair herhangi bir açıklamada bulunmadı. Birliğe katılmaya istekli ve halen birlik ile katılım müzakerelerini yürüten Türkiye'nin, Kafkaslarda istikrarı sağlamayı amaçlayan görüşmelerde ‘çok önemli bir girişimde' bulunduğunu da ifade eden Rehn, ‘Şu an Kafkaslardaki problem, bölgede ikili temasta bulunmayan Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan ve kısa bir süre öncesine kadar Türkiye ile Ermenistan gibi birçok ülkenin bulunmasıdır' diyerek konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘Türkiye bölge çapında görüşmelerde çok aktif ve AB bunları destekliyor.' Rehn, Abdullah Gül'ün Ermenistan ziyaretini de, iki ülkenin ilişkilerini normalleştirmeye başladıklarına bir işaret olarak değerlendirip ziyaretin siyasi etkilerini ‘kayda değer' olarak niteledi." (Matti Huuhtanen , 19/09)

 

AZERBAYCAN BASINI:
Halk Cephesi:
"Türkiye'nin AB'ye Tam Üye Olması Bir Araçtır, Hedef Değil" : "TSK Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ, televizyon ve ajans muhabirlerinin katıldığı iki günlük bir toplantı düzenledi. TSK'nın başlıca amacının terörle mücadeleyi kısa bir süre içerisinde bitirmek olduğunu söyleyen Başbuğ, en çok terör eyleminin 1993 (5.717) ve 1994 (6.446) yıllarında gerçekleştirildiğini söyledi. 2008 yılında 1.170 terör eylemi yapıldığını bildiren Başbuğ, ‘Irak konusu, Türkiye için hayati önem taşımakta. 1994 yılında 867, 2008 yılında ise 134 askerimiz şehit oldu' dedi. Türkiye'nin durumunun Avrupa ülkelerine benzemediğini ifade eden Başbuğ, Suriye'den katılanların PKK'nın üçte birini oluşturduğunu, Güneydoğu Anadolu'dan ise söz konusu terör örgütüne katılanların sayısının az olduğunu bildirdi. Ergenekon soruşturması çerçevesinde tutuklu bulunan emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon'un TSK yetkilileri tarafından ziyaret edilmesiyle ilgili soruyu cevaplandıran Başbuğ, konuyla ilgili Başbakana herhangi bir bilgi verilmediğini söyledi. Başbuğ ayrıca, Eruygur'un sağlık durumunun kötüleşmesinden dolayı üzüldüğünü vurguladı. Gürcistan'daki olaylarla ilgili görüş bildiren Başbuğ, NATO Genelkurmay Başkanı'nın Bulgaristan'da düzenlediği toplantıya ve ABD Genelkurmay Başkanı'yla yaptığı görüşmeye değinerek, ‘Kimse, Gürcistan'da yeniden askeri operasyonların başlayacağını sanmıyor. Bundan sonra ne olacak? Rusya'nın bölücüleri tanıması konusunun BM Güvenlik Konseyi'nden geçmesi çok zor' dedi. NATO-Türkiye ve AB-Türkiye ilişkilerinden bahseden Başbuğ, Türkiye'nin, NATO'da büyük bir nüfuza sahip olduğunu söyledi ve ‘TSK, Türkiye-AB ilişkileri çerçevesinde devlete aykırı olan tüm tekliflere karşı. Türkiye'nin AB'ye tam üye olması bir araçtır, hedef değil' dedi." (19/09)

 

LÜBNAN BASINI:
The Daily Star: "AB Raporunda Türkiye'ye Reformlarına Hız Vermesi Çağrısında Bulunulacak" : "Yetkililerin söylediği üzere, bu yıl içerisinde Avrupa Birliği'ne katılma çabalarıyla ilgili resmi bir değerlendirmede Türkiye'den, ifade özgürlüğüyle ilgili reformlarına hız vermesi istenecek. Avrupa Komisyonunun kasım ayında Türkiye konusunda yayımlayacağı yıllık raporunda, Ankaralı yetkililerin AB'ye üyelik özleminin gerçekleşmesi amacıyla yaptığı reformlarla ilgili değerlendirmelere yer verilecek. Bu yılın genelinde Türk siyasi yaşamı, liderlerinin İslamcı geçmişlerinin ülkenin anayasal laik düzenini tehdit ettiği iddialarıyla Adalet ve Kalkınma Partisine karşı açılan davaya kilitlendi. Türkiye'nin en yüksek mahkemesinin temmuz ayında kapatma talebini reddetmesine rağmen, Avrupa Komisyonunun Türk Masası Şefi Jean Christophe Filori, ‘bu davanın, enerjinin tümünü tükettiğini ve dikkatleri reformları takip etme ihtiyacından başka bir yöne çevirdiğini' söyledi. Brüksel'de Türkiye hakkındaki bir toplantıda Filori yine de atılan bazı adımlara ilişkin iyimserdi. Filori, ülkenin Ceza Yasası'nın 301. maddesinin değiştirilmiş olmasının olumlu olduğunu söyledi. Filori ayrıca yanlış muamele hakkındaki şikayetlerin artmış olmasına rağmen, gözaltında şiddet vakalarında ‘devamlı bir azalma' kaydedildiğini belirtti. Ancak, İnsan Hakları İzleme Örgütü o kadar iyimser değil. Grubun Türkiye raportörü Emma Sinclair-Webb ‘Genel olarak son birkaç yılda insan haklarıyla ilgili reformların uygulanmasında bir duraksama var. Bu yıl da duraksama yaşanıyor' dedi. Reformlarla Türklüğü aşağılama suçunun yerini ‘Türk milletini aşağılama' suçu aldı. Şimdi ise, uygulamaya konması için Adalet Bakanının onayı gerekiyor. Bu ayın başlarında Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Dink cinayetinden bir gün sonra yaptığı konuşma nedeniyle yazar Temel Demirer'e karşı dava açılmasına izin verme kararı aldı. Demirer'in avukatı Şiar Rişvanoğlu bu kovuşturmanın, yetkililerin Avrupa Birliği, demokrasi, yapısal reformlar ve insan haklarıyla ilgili verdikleri sözlerin birer masaldan ibaret olduğunu ortaya koyduğunu söyledi." (David Cronin, 19/09)

 

NOT: Bu bülten, 19-21 Eylül 2008 tarihleri arasında Genel Müdürlüğümüze ulaşan haber ve yorumlardan derlenerek hazırlanmıştır.


Güncelleme: 18/11/2008 / Hit: 3,175

Copyrights © 2024 Republic of Türkiye Ministry of Foreign Affairs
Directorate for EU Affairs
Copyrights © 2024 - Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı
Avrupa Birliği Başkanlığı