- ANA SAYFAGiriş Noktanız
- BAŞKANLIKKurumsal Yapı
- BİR BAKIŞTA ABAB Yapısı ve İşleyişi
- AB İLE İLİŞKİLERTürkiye-Avrupa Birliği İlişkileri
- Türkiye-AB İlişkilerinin Tarihçesi
- Temel Belgeler
- Anlaşmalar
- Protokoller
- Katılım Ortaklığı Belgeleri
- Ulusal Programlar
- Avrupa Komisyonu Tarafından Hazırlanan Türkiye Raporları
- Genişleme Strateji Belgeleri
- AB'ye Katılım için Ulusal Eylem Planı (2016-2019)
- AB'ye Katılım İçin Ulusal Eylem Planı (2021-2023)
- Ortaklık Konseyi Kararları
- Türkiye-AB Zirvelerine İlişkin Belgeler
- Kurumsal Yapı
- Gümrük Birliği
- Türkiye- AB Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantıları
- VERİKaynaklar
- MEDYAHaber / Duyuru
- İLETİŞİMBize Ulaşın
- Daire Başkanı
- Ekonomik Kriterler
- Fasıl 4- Sermayenin Serbest Dolaşımı
- Malvarlığı Geri Alımında Ulusal ve Uluslararası İşbirliği Konulu TAIEX Semineri
- Avrupa Birliği Müktesebatı ve Uygulamalarında Malvarlığı Geri Alım Birimleri (ARO) Konulu TAIEX Çalıştayı
- Fasıl 9- Mali Hizmetler
- Fasıl 16- Vergilendirme
- Fasıl 17- Ekonomik ve Parasal Politika
- Fasıl 18- İstatistik
- Fasıl 19- Sosyal Politika ve İstihdam
- Fasıl 20- İşletme ve Sanayi Politikası
- Fasıl 22- Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu
- Fasıl 25- Bilim ve Araştırma
- Fasıl 26- Eğitim ve Kültür
- Fasıl 32- Mali Kontrol
- Fasıl 33- Mali ve Bütçesel Hükümler
- Sekretaryası Yürütülen Alt Komite Toplantıları (3, 4, 5 ve 7 No'lu)
- Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog
- Türkiye-AB Bilim, Araştırma, Teknoloji ve Yenilik Yüksek Düzeyli Diyalog
- Yayınlar & Raporlar
Fasıl 4- Sermayenin Serbest Dolaşımı
Faslın Kapsamı
Sermayenin serbest dolaşımı, kişilerin, malların ve hizmetlerin serbest dolaşımı ile birlikte AB tek pazarının dört temel serbestisinden biridir. Sermayenin Serbest Dolaşımı Faslı, sermaye hareketleri ve ödemeler alanında serbestleşmenin sağlanmasına yönelik hususlar ile finans sisteminin aklama ve terörizmin finansmanı amacıyla kullanılmasının önlenmesine ilişkin hususları düzenlemektedir. Fasıl, AB içerisinde ve üye devletler ile üçüncü ülkeler arasındaki sermaye hareketlerine ve ödemelere uygulanan tüm kısıtlamaların kaldırılarak Avrupa çapında daha açık, bütünleşmiş, rekabetçi ve etkin bir ortak pazar ve finansal hizmet yapısının tesis edilmesinde önemli bir konuma sahiptir.
AB’nin İşleyişi Hakkında Antlaşmanın (ABİHA) “Kişilerin, Hizmetlerin ve Sermayenin Serbest Dolaşımı” başlığının 4. Bölümü “Sermaye ve Ödemeler” konusundaki düzenlemeleri içermektedir. Antlaşmanın 63. maddesinde, üye devletler arasındaki ve üye devletler ile üçüncü ülkeler arasındaki sermaye hareketlerine ve ödemelere uygulanan tüm kısıtlamaların yasak olduğu belirtilmektedir. Temel prensip sermaye hareketleri ve ödemeler alanında, özellikle vatandaşlık temelinde ayrımcı uygulamaların yasaklanması olmakla birlikte Antlaşma’da sayılan bazı istisnai durumlarda (65. md.) 63. madde hükümlerinin üye devletlerin aşağıdaki haklarına halel getirmediği belirtilmiştir:
- Yerleşik oldukları veya sermaye yatırımı yaptıkları yere göre aynı durumda bulunmayan vergi mükellefleri arasında ayrım yapan ulusal vergi mevzuatının ilgili hükümlerini uygulamak
- Özellikle vergilendirme ve finansal kuruluşların basiret esasına göre denetimi konularında ulusal kanun ve ikincil düzenlemelerin ihlalinin önlenmesi amacıyla gerekli tedbirleri almak
- İdari ya da istatistiksel bilgi toplanması amacıyla sermaye hareketlerinin beyanına ilişkin usulleri belirlemek
- Kamu düzeni veya kamu güvenliği gerekçelerinin haklı kıldığı tedbirleri almak
Ancak bu tedbirler, sermayenin ve ödemelerin serbest dolaşımı bakımından keyfi bir ayrımcılık ya da örtülü bir kısıtlama aracı oluşturamaz.
Bu çerçevede, söz konusu serbestinin uygulanmasına getirilen istisnalar genel olarak vergilendirme, ihtiyatlı denetim, kara para aklamanın önlenmesi, kamu politikası öncelikleri ve Ortak Dışişleri ve Güvenlik Politikası uyarınca belirlenen yaptırımlar gibi konular ile ilgilidir.
4 No’lu Sermayenin Serbest Dolaşımı Faslı, üç alt başlıktan oluşmaktadır:
- Sermaye hareketleri ve ödemeler
- Ödeme sistemleri
- Karapara aklama ile mücadele
Sermaye hareketleri ve ödemeler başlığı kapsamında, yatırım ve kar amaçlı finansal işlemler sermaye olarak kabul edilmektedir. Sermaye hareketi olarak tanımlanan başlıca işlemler şunlardır:
- Doğrudan yabancı yatırımlar
- Gayrimenkul yatırımları
- Sermaye piyasasında işlem gören senetlere ilişkin transferler
- Para piyasasında işlem gören senetlere ve benzerlerine ilişkin transferler
- Mali kurumlardaki cari hesaplarla mevduat hesaplarına ilişkin işlemler
- Toplulukta oturan birinin taraf olduğu ticari işlemlere ya da hizmet edinimine ilişkin krediler
- Ticari ikraz ve krediler
- Teminat mektupları, diğer garantiler ve rehin hakları
- Sigorta sözleşmelerinin ifasına ilişkin transferler
- Kişisel sermaye hareketleri
- Finansal varlıkların fiziki olarak ithali ve ihracı
- Diğer sermaye hareketleri
Ödeme sistemleri başlığı altında ödeme ve menkul kıymet mutabakat sistemleri, ödeme hizmetleri ve elektronik para kuruluşlarına ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. 2015 yılında ödeme hizmetleri konusunda mevcut kuralları geliştiren ve dijital ödeme hizmetlerini de düzenleyen yeni Ödeme Hizmetleri Direktifi kabul edilmiş olup 2018 yılı Ocak ayından itibaren uygulanmaya başlanmıştır. Ayrıca sınır ötesi yapılacak Avro cinsinden ödemelere ilişkin 924/2009 sayılı Tüzük uyarınca bankalar tarafından Avro cinsinden gerçekleştirilen yurtiçi ya da sınır ötesi elektronik ödeme işlemlerine aynı işlem ücreti uygulanması gerekmektedir.
Karapara aklama ile mücadele başlığı terörün finansmanı ile mücadeleyi de içermekte olup, finansal sistemin suçlular tarafından aklama veya terör eylemlerinin finansmanı amacıyla kullanılmasının önlenmesine ilişkin tedbirleri içermektedir. Bu çerçevede başta bankalar olmak üzere finansal kuruluşlar ile finansal olmayan diğer yükümlüler müşterilerini tanımalı, müşterilerinden ya da onların işlemlerinden kaynaklanan riskleri ölçmeli ve şüpheli gördükleri işlemleri mali istihbarat birimlerine bildirmelidir.
Karapara aklama ve terörizmin finansmanının önlenmesine ilişkin 2015/849 sayılı Direktif 2015 yılında kabul edilmiş olup, 2017 yılı Haziran ayında uygulanmaya başlanmıştır. Söz konusu Direktif, 19 Haziran 2018 tarihli AB Resmi Gazetesi’nde yayımlanan 2018/843 sayılı 5. Aklama Direktifi ile değiştirilmiş ve 2020 Ocak ayından itibaren tüm üye ülkelerde uygulanmaya başlamıştır.
Avrupa Komisyonu 7 Mayıs 2020 tarihinde, AB'nin karapara aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadelesini daha da güçlendirmek için kapsamlı bir yaklaşım ortaya koymuş ve “Aklama ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesine Yönelik Kapsamlı bir Birlik Politikası için Eylem Planı”nı kabul etmiştir. Bu kapsamda, Avrupa Komisyonu tarafından, 20 Temmuz 2021 tarihinde aklama ve terörizmin finansmanıyla mücadele konusunda kapsamlı bir mevzuat paketi taslağı sunulmuştur. Söz konusu paket dört adet mevzuat teklifini içermektedir:
- Karapara aklama ve terörizmin finansmanıyla mücadele konusunda bir AB Otoritesi kurulmasına ilişkin AB Tüzüğü
- Finansal sistemin karapara aklama ve terörizmin finansmanı amacıyla kullanılmasının önlenmesine ilişkin AB Tüzüğü
- Finansal sistemin karapara aklama ve terörizmin finansmanı amacıyla kullanılmasının önlenmesine ilişkin 2018/843 sayılı 5 No’lu AML Direktifinin yerine AMLD6’nın kabul edilmesi (6. Karapara Aklama Direktifi)
- 2015/847 sayılı fon transferlerine ilişkin tüzüğe kripto varlık transferlerini de dahil eden AB Tüzüğü
AB Konseyi (ECOFIN) 7 Aralık 2022 tarihinde yaptığı açıklamada Mücadele Paketinin unsurlarından olan AML Tüzüğü, AMLD6 Direktifi ve gözden geçirilmiş Fon Transferi Tüzüğü üzerinde ortak tutumunu kabul ettiğini açıklamıştır.
Söz konusu mevzuat paketi kapsamında AB'de aklamayla mücadele konusunda bir AB Otoritesi kurulmasının yanı sıra banka hesap bilgilerine erişimin hızlandırılması, bankalardan nakit para çekme miktarının 10.000 avro ile sınırlandırılması, kripto para transferleri için izleme mekanizması getirilmesi ve Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından listelenen üçüncü ülkelerin, AB tarafından da aynı şekilde "kara liste" ve "gri liste" olarak iki ayrı grupta listelenmesi gibi öneriler yer almaktadır.
26-28 Haziran 2024 tarihli FATF Genel Kurulunda, Türkiye'nin daha önce tespit edilen stratejik AML/CFT eksikliklerini giderme konusunda önemli ilerleme kaydettiği ve Eylem Planını kararlaştırılan zaman dilimleri içinde tamamladığı, bu nedenle ülkemizin artık FATF'ın artırılmış izleme sürecine tabi olmayacağı (başka bir deyişle, Türkiye'nin "gri listeden" çıkarıldığı) açıklanmıştır.
Faslın Müzakere Sürecinde Geldiği Aşama
Tarama Sonu Raporunda iki adet açılış kriteri getirilmiş olup bu kriterlerin karşılanması amacıyla ülkemiz tarafından Strateji ve Eylem Planı hazırlanarak Avrupa Komisyonuna sunulmuştur. 18 Aralık 2008 tarihinde müzakerelere açılan Fasıl için dört adet teknik kapanış kriteri getirilmiştir.
Açılış Kriterleri
1- Sermaye hareketleri ve ödemeler alanındaki müktesebatın benimsenmesine ilişkin strateji ve eylem planının Komisyona sunulması.
2- Karapara aklanmasının önlenmesine ilişkin eylem planının Komisyona sunulması.
Kapanış Kriterleri
1- Strateji ve Eylem Planında belirtildiği gibi, sermaye hareketleri ve ödemeler alanında, AB müktesebatına uyuma ilişkin önemli gelişme gösterilmesi.
2- AB üyesi ülkelerdeki gerçek veya tüzel kişilerin taşınmaz mal edinimine ilişkin olarak, somut önlemleri ve malların yabancılar tarafından ediniminin aşamalı olarak AB müktesebatı çerçevesinde serbestleştirilmesine yönelik zaman çizelgesini de içeren bir Eylem Planı sunulması.
3- Müsadereyi de içerecek şekilde karaparanın aklanması ile mücadeleye ilişkin olarak, AB müktesebatına ve Mali Eylem Görev Gücü tavsiyelerine uyumda ilerleme kaydedilmesi.
4- Türkiye’nin, izleme kayıtlarını sunarak, müsadereyi de içerecek şekilde karaparanın aklanması ile mücadeleye ilişkin tüm alanlardaki ilgili mevzuatı gereği gibi uygulayacak ve yürütecek yeterli idari kapasiteye sahip olduğunu göstermesi.
Yabancıların gayrimenkul edinimi konusunda 18 Mayıs 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6302 sayılı Tapu ve Kadastro Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin Kanun ile yabancıların gayrimenkul ediniminde “mütekabiliyet” şartı kaldırılmış olup, ülke genelinde sahip olunabilecek alanı sınırı 30 hektara çıkarılmıştır.
Türkiye'nin nitelikli istihdam sağlayan, bilgi yoğun ve katma değeri yüksek yatırımlardaki payını artırmayı amaçlayan Uluslararası Doğrudan Yatırım (UDY) Stratejisi (2021–2023), Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi koordinasyonunda tüm kamu ve özel sektör kuruluşlarının katkıları ile hazırlanarak 22 Haziran 2021'de yayımlanmıştır. Strateji, 11. Kalkınma Planı ile uyumlu olarak, küresel doğrudan yatırımlardaki pazar payımızın 2023 yılı itibarıyla %1,5’e çıkarılmasını hedeflemektedir.
Ödeme sistemleri konusunda, Türkiye iyi bir standarda ulaşmıştır. AB müktesebatına uyum sağlanması amacıyla hazırlanan “6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun”, 27 Haziran 2013 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kasım 2019'da 6493 sayılı Kanunda yapılan değişiklik ile banka dışı ödeme hizmeti sağlayıcılarının ruhsatlandırılması ve denetimi ile her türlü ödeme hizmetinin düzenlenmesi ile ilgili tüm sorumluluk TCMB'ye verilmiştir.
Karapara aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadele konusunda FATF tavsiyeleri ve ilgili AB müktesebatıyla uyum düzeyimizi artırmaya yönelik çalışmalar MASAK eşgüdümünde ilgili tüm kurumlarla işbirliği içerisinde sürdürülmektedir.
İlgili Alt Komite Toplantıları
4 No'lu Ekonomik ve Parasal Konular, Sermaye Hareketleri ve İstatistik Alt Komitesi
8 No'lu Gümrükler, Vergilendirme, Uyuşturucu Kaçakçılığı ve Karapara Aklama Alt Komitesi
Tarama Toplantıları
Tanıtıcı Tarama Toplantısı Sunuşları (25 Kasım 2005)
Ayrıntılı Tarama Toplantısı Sunuşları (22 Aralık 2005)
Faydalı Linkler
AB'de sermaye hareketleri ve ödeme sistemleri konusunda daha fazla bilgi için:
AB'de karapara aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadele konusunda bilgi almak için: