2008-09-19 AB Bülteni

Son Güncelleme: 18 Kasım 2008

2008-09-19 AB Bülteni

Bülten No : 113 19 Eylül 2008

DIŞ BASINDA

TÜRKİYE-AVRUPA BİRLİĞİ İLİŞKİLERİ

 

BELÇİKA BASINI:
Euobserver:
"Türkiye, AB Müzakerelerine İlişkin Hayal Kırıklığını Ortaya Koydu" "Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, AB'yi, Ankara'nın AB'ye katılım müzakereleri konusunda yavaş hareket ettiği için eleştirdi ve Birliğin ülkesine adil davranması çağrısında bulundu. Ankara'da büyükelçiler ve yabancı temsilcilik yetkilileriyle akşam yemeği yiyen Erdoğan'ın sözleri Türk medyasında şöyle yer aldı: ‘Üyelik sürecimiz başlamadan önce başlıkların açılıp kapanması bir sorun yaratmıyordu. Başlıklar açılır ve kapanırdı. Ancak, şu anda bununla mücadele ediyoruz.' Türkiye, 1999 yılından bu yana AB'ye aday ülke konumunda ve katılım müzakereleri Ekim 2005'te başladı. Türkiye şimdiye kadar -AB üyesi bir ülke olmadan önce tamamlaması gereken- 35 müzakere başlığından altısını açtı ve AB dönem başkanı Fransa bu yılın sonuna kadar iki başlık daha açmayı planlıyor. Türk Başbakan, ‘müzakere başlıkları konusunda AB'nin Türkiye kadar hızlı olmadığını' söyledi ve AB'ye, diğer aday ülkelerdeki ilerlemenin Türkiye'de de aynı şekilde uygulanması çağrısında bulundu. Anadolu Haber Ajansı Erdoğan'ın sözlerini şu şekilde aktardı: ‘Biz diyoruz ki, bizden öncekilere (AB üyesi ülkelere) nasıl hangi hakları tanıdıysanız bize de aynı hakkı tanıyın. Eğer bizi yük olarak görüyorsanız, o da ayrı bir konu. Bunu da bize açıklayın. Ama Türkiye yük olmaya değil, yük almaya geliyor. Türkiye'yi böyle tanıyın, böyle bilin.' AB, Ankara'ya, ifade özgürlüğü, ordunun Türk toplumundaki önemli rolü, kültürel haklar, sendika hakları, kadın ve çocuk hakları gibi birçok konudaki reformları hızlandırması yönünde çağrıda bulunuyor. 15 Eylül'de Brüksel'de yapılan toplantıda, AB'nin genişlemeden sorumlu Komiseri Olli Rehn, Ankara'ya anayasal reformları hızlandırması yönünde çağrıda bulundu. Birçok müzakere başlığı, Ankara'nın limanlarını Kıbrıs gemilerine açmayı reddetmesi nedeniyle halen askıda bekliyor. Türkiye, bölünmüş adanın güneyindeki Rum Hükümetini tanımazken, adanın kuzeyindeki Türk kesimini tanıyan tek ülke. Bu yılın başlarında, Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Ankara'nın limanlarını Kıbrıs gemilerine açmamak yönündeki kararını ‘Türkiye'nin AB'ye katılım süreci önündeki en büyük engel olarak' nitelendirdi. Ayrıca, aralarında AB dönem başkanı Fransa'nın da bulunduğu birçok üye ülke 70 milyonluk bir Avrasya ülkesinin AB'ye katılmasını istemiyor. Erdoğan, AB'nin Türkiye ile katılım müzakerelerine başlamadan önce, -Kıbrıs konusu da dahil- bütün eksiklikler ve sorunların farkında olduğunu söyledi. Zaman gazetesinin aktardığına göre, Erdoğan AB'ye, ‘Belki de kapıyı baştan açmamalıydınız' dedi." (Elitsa Vucheva, 18/09)

 

KIBRIS RUM BASINI:
Mahi: "Rehn: Avrupa Komisyonu Türkiye'nin Çözüm İçin Gerekeni Yapacağından Emin" : "AB'nin Genişlemeden Sorumlu üyesi Olli Rehn, Avrupa Parlamentosundaki (AP) Rum milletvekillerinden Yoannis Kasulidis'in Türkiye Başbakanı Recep Tayip Erdoğan'ın 20 Temmuz Kıbrıs Türk Harekatının yıldönümü dolayısıyla Kuzey Kıbrıs'a ziyaretiyle ilgili sorusuna karşılık, ‘Avrupa Komisyonunun, üçüncü ülke hükümetlerinin başkanlarının ziyaretlerini, ayrıca saygı değer kişilerle ilgili konuları yorumlamadığını' söyledi. Rehn, AB'ye üye ülkelerin KKTC'yi tanımadığını da hatırlattı ve çözümün gerekliliğine vurgu yaptı. Rehn, Avrupa Komisyonu'nun bu amaçla BM'nin çabalarını ve iki toplum liderini desteklediğini kaydetti. Rehn, Komisyon'un, ‘Türkiye'nin Kıbrıs sorununa çözüm bulunması amacıyla elinden gelen her çabayı göstereceğinden emin olduğunu' da belirtti.Rum parlamenter Yoannis Kasulidis ise Fransız Bakana, ‘Kıbrıs sorununun olası çözümünün, Türkiye için ne derece emsal teşkil edebileceğini' sordu. Fransız Bakan da cevaben, ‘AB'nin Türkiye'yle tüm görüşmelerinde, Kıbrıs sorununun çözümünün önemini öğütlediğini, öte yandan Kıbrıs sorununun çözümünün Türkiye'nin AB'ye katılımı konusunda şart teşkil ettiğini' belirtti." (18/09)

 

LÜBNAN BASINI:
As Safir: "Türk Genelkurmayı Basına Açılıyor: PKK Çöküşte... AB'ye Girmek Araçtır": "Başbuğ, Silahlı Kuvvetlerin, Türkiye-AB görüşmelerinin yavaş yürümesinden sorumlu olmadığını ileri sürdü. Türk ordusunun AB'ye karşı tavır almadığını söyledi. 30 Ağustos'ta söylediklerini tekrarlayan Başbuğ şöyle dedi: ‘Silahlı Kuvvetlerin önceliği, gelişmek ve modernleşmektir. AB'ye tam üye olmak, Atatürk'ün istediği gibi kalkınmak, gelişmek ve modernleşmek için bir vesiledir.' Başbuğ üstüne basa basa tekrarladı: ‘Bu bir hedef değil, bir vesiledir. Devletin birliğini ve bünyesini zayıflatan inisiyatiflerle gelmemesini AB'ye söyledik. Türkiye'yi üyeliğe kabul etmezseniz Balkanlar'da gücünüz sona erecektir. Bu coğrafya, Türkiye'ye önem ve sorumluluk veriyor. Türkiye Orta Doğuda laik ve demokratik tek devlettir.' ‘Gürcistan konusunda Türkiye'nin tavrı başından itibaren dengeli ve doğruydu' diyerek hükümetin takip ettiği dış politikayı öven Başbuğ şöyle dedi: ‘Bizim Gürcistan ile iyi ilişkilerimiz vardır. Rusya ile de iyi ilişkilerimiz vardır.' Başbuğ, Gürcistan'ın NATO'ya girmekte acele etmemesi gerektiğini ve bunu zamana bırakması gerektiğini söyledi. Afganistan konusunda Başbuğ şöyle konuştu: ‘Oradaki problem NATO'nun problemidir, ABD'nin değil. Orada durum hem NATO ve hem de ABD için endişe vericidir. Durum kötüdür, parlak değil.' Başbuğ, Türkiye'nin NATO ile olan münasebetlerinin zaafa uğradığı yolundaki söylentileri reddetti. NATO'nun esas olarak siyasi bir ittifak olduğu belirten Başbuğ, İttifak bünyesinde en büyük heyetin Dışişleri Bakanlığı misyonu olduğunu söyledi. Hırvatistan ve Arnavutluk'un gelecek sene katılacağı NATO'nun, Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan ile de işbirliği planları olduğunu ifade etti. Başbuğ, ‘Cumhurbaşkanı karar vermiş ve gitmiştir' diyerek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Ermenistan ziyareti hakkında herhangi bir yorum yapmayı reddetti." (Muhammed Nureddin, 18/09)

 

YUNANİSTAN BASINI:
Eleftherotipia: "Türkler Tacizden Söz Ediyorlar" : "Türkiye Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Yunan savaş uçaklarının Ege hava sahasında Türk uçaklarını ‘taciz etmesini' ‘normal olaylar' olarak değerlendirdi. Başbuğ dün gazetecilere yaptığı konuşmada, Kıbrıs ve AB'de siyasi güvenlik ve savunma konularında sorunlar olduğunu söyledi ve ‘NATO ile AB arasındaki ilişkiler konusunda dokümanlar bulunduğunu, Türkiye'nin de kabul edilmiş bu dokümanlarda belirtilen her şeyi harfiyen yerine getirdiğini' vurguladı. Bu yıl, Türk Genelkurmay Başkanlığının Ege'de ‘Yunan uçaklarının Türk uçaklarını taciz ettiğine' ilişkin en fazla açıklamanın yapıldığı yıl oldu." (18/09)

 

MEKADONYA BASINI:
Nova Makedonija: "AB Türkiye'den Anayasa Reformu İstiyor": "Brüksel, siyasi krizlerin engellenmesi ve AB üyeliğinin önünün açılması için Türkiye'den Anayasa reformu istedi. AB'nin genişlemeden sorumlu temsilcisi Olli Rehn, Türkiye-AB Troykası toplantısında, Türk Anayasası Reformu fırsatının kaçırılmamasını, bu sayede tüm vatandaşların hak ve özgürlüklerinin güçlendirileceğini açıkladı. AB'ye göre Türkiye'de reformlar, sadece ülkenin Avrupa perspektifi açısından değil, yıllardır devam eden siyasi krize bir son verme açısından da gerekli. Rehn Ankara'nın, iktidarda olan partinin kapatılması istemini Anayasa Mahkemesinin reddetmesiyle sonuçlanan bu son krizden sonra reform fırsatını kaçırmaması gerektiğini düşünüyor." (18/09)

 


NOT: Bu bülten, 18 Eylül 2008 tarihinde Genel Müdürlüğümüze ulaşan haber ve yorumlardan derlenerek hazırlanmıştır.

Bu döküman ab.gov.tr sitesinde bulunan makaleden otomatik üretilmiştir