2008-05-01 AB Bülteni

Son Güncelleme: 14 Mayıs 2008

2008-05-01 AB Bülteni

Bülten No : 43                                                                                                                                                                    1 Mayıs 2008


DIŞ BASINDA

TÜRKİYE-AVRUPA BİRLİĞİ İLİŞKİLERİ

ABD BASINI 

AP: "Türkiye'de İfade Özgürlüğünü Sınırlandıran Yasada Yapılan Değişiklik AB'nin Takdirini Kazandı, STK'ların Eleştirilerine Hedef Oldu" : "Avrupa Birliği'nden bugün yapılan açıklamada, Türk Meclisi'nde ifade özgürlüğünü sınırlayan bir yasanın hafifletilmesine yönelik oylama yapılmasının memnuniyetle karşılandığı bildirildi. Ancak insan hakları kuruluşları temsilcileri yasanın feshedilmesi gerektiğini söylüyorlar.Tüm gece süren oylamanın ardından milletvekilleri, 301'inci maddenin değiştirilmesine yönelik hükümet destekli öneriyi kabul ettiler. AB Dönem Başkanlığını yürüten Slovenya'dan yapılan açıklamada, ‘Bu ifade özgürlüğünün sağlanması yönünde atılmış sağlam bir adımdır. Bu adım hem Türkiye için olumlu olmuştur hem de Türkiye'nin reform sürecine devam taahhüdünün göstergesi olmuştur' dedi. Değişiklikler, hükümetin Avrupa Birliği'nin baskısına boyun eğdiğini söyleyen sertlik yanlısı milliyetçileri öfkelendirdi." (Christopher Torchia , 30/04)

AP: "BM Kıbrıs Görüşmeleri Konusunda AB'nin Görüşüne Başvurdu": "Bir BM sözcüsü bugün, BM'nin, Kıbrıs'ı yeniden birleştirme görüşmeleri konusunda AB'den görüş istediğini açıkladı. Kıbrıs Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas ile Kıbrıs Türk lideri Mehmet Ali Talat arasındaki görüşmelerin bu yaz başlaması planlanıyor. Görüşmelere geçilene dek on üç çalışma grubunca, iki taraf arasında güvenlik ve toprak gibi çetrefil konuları da içeren çeşitli anlaşmazlık noktalarında uzlaşma zeminleri aranacak. ‘AB yetkilileri, ilgili tarafların en yararlı olabilecekleri yolu bulmaya çalışıyor' diyen BM Sözcüsü Jose Luis Diaz, AB yetkililerinin, çalışma gruplarının önerilerini AB hukukuna uygunluk açısından değerlendireceklerini söyledi. AB Sözcüsü Klimentini Diakomanoli, üç AB yetkilisinin, adanın Rum ve Türk topluluklarından yetkililerle bir araya geldiğini bildirdi." (30/04)

FRANSA BASINI 

AFP: "AB Türkiye'de İfade Özgürlüğü Konusundaki İlerlemeden Memnun": "Avrupa Birliği Dönem Başkanı Slovenya, Türk parlamentosunun, ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı olarak görülen ve Türkiye'nin AB'ye üyelik görüşmelerinde sürekli anlaşmazlık konusu olan yasayı değiştirme kararından memnuniyet duyduğunu bildirdi. Dönem Başkanlığının bildirisinde, ‘ifade özgürlüğünü garantiye almak için ileriye doğru önemli bir adım söz konusu ve bunun uygulanmasını sabırsızlıkla bekliyoruz' denildi. Bildiride ayrıca, ‘bu girişim Türkiye için olumludur ve aynı zamanda Türkiye'nin reform taahhüdünün sürmesinin bir işaretidir' ifadesi kullanıldı. Bu yasa değişikliği, dün gece hararetli tartışmaların ardından onaylandı. Değişiklik, ceza yasasının ‘Türk kimliğine hakareti' cezalandıran 301. maddesini içeriyor. Bu madde, -Türkiye'nin 2005 yılında üyelik görüşmelerine başladığı- AB için, ifade özgürlüğüne zarar verici nitelikteydi. Üyelik görüşmelerini denetleyen genişlemeden sorumlu Avrupa Komiseri Olli Rehn, 301. maddeyi tümüyle elden geçiren "ilerici bu adımdan" memnuniyet duyduğunu ifade etti. Rehn, ‘Türkiye'nin şimdi, Türk vatandaşlarının ifade özgürlüğünü tümüyle garanti altına almak amacıyla reformun uygulanması konusuna odaklanması gerekir' dedi." (30/04)

Le Figaro: "UMP Milletvekilleri Türkiye Konusunda Israrla Referandum İstiyor" : "Cumhurbaşkanının hassas bir konuda kararından döndüğünün haberi midir yoksa bir milletvekilinin kısa sürede unutulacak bir ‘reklamı' mı söz konusu? Türkiye'nin AB üyeliği UMP milletvekillerini kaygılandırmaya devam ediyor. 20 Mayıs'tan itibaren Mecliste ele alınması beklenen Anayasa reform taslağında Hırvatistan'ın ardından AB genişleme anlaşmaları için referandum zorunluluğunun kaldırılması öngörülüyor. Bu ‘referandum kilidi' UMP ile Sarkozy'nin talebine cevaben, Jacques Chirac'ın inisiyatifiyle 2005 yılında Anayasanın 88. maddesinin 5 bendine eklenerek, Fransızlara, Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda son sözün ellerinde olacağı garantisini getiriyordu." (Guillaume Perrault, 30/04)

İNGİLTERE BASINI 

Open Democracy: "Türkiye'de Değerler Çatışması... Avrupa'ya Bir Uyarı" : "Türkiye ile ilgilenen Avrupalılar şu anda ülkenin Avrupa Birliğine katılım sürecinin askıya alınmasını tartışmak için bir neden görmüyor. Fakat bu, böyle bir seçeneğin kategorik olarak tamamen dışlanacağı anlamına gelmiyor. Prensip olarak Avrupa Birliği, hükümeti parlamenter demokrasinin temel kurallarını ihlal eden, hukukun üstünlüğünü çiğneyen ve laik sistemi gizlice kaldırmaya çalışan bir ülke ile katılım müzakerelerini sürdürmez. Fakat şu an ben ve meslektaşlarım Türkiye'de bu tarz tehlikeler görmüyoruz. Bu şartlar altında, Türkiye'ye kapıları kapatma yönünde Brüksel'den gelecek acele bir karar çok tehlikeli olabilir. Bunun yerine Avrupa Birliği ve üye ülkeler, devam eden katılım sürecine halen inandıkları, reform yolunda Türkiye'yi ciddi olarak destekleyecekleri ve bu süreç boyunca Kopenhag Kriterlerinin ölçü olarak kalmaya devam edeceği olumlu ve net bir tavır belirlemeliler. Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine yönelik katılım süreci, iki tarafın da düşüncesiz bir biçimde tehlikeye atamayacağı yegane fırsattır. Ortak hedef, Avrupa'da sağlıklı bir topluma sahip demokratik Türkiye'dir. Bu hayati sonuca ulaşmayı isteyen herkes, onu daima gözönünde bulundurmalıdır." (Cem Özdemir , 30/04)

İSPANYA BASINI  

El Pais: "Ankara, Doğal Gaz İçin AB ile Stratejik Bir Anlaşma Arayışında" : "Türkiye ve Avrupa Birliği, Avrupa'ya enerji sağlamayı garanti etmek amacıyla Rusya'ya alternatif olarak tasarlanan Nabucco boru hattının inşasının müzakere sürecinde çıkmaz bir yola girmişe benziyor. Ankara, Nabucco boru hattıyla doğal gaz sevk edeceği AB ile stratejik bir anlaşma sağlama arayışında. Türkiye, Nabucco için gaz tedarikçisi Azerbaycan'ın, Türkiye'nin iç tüketimine uluslararası standartların altında bir fiyat vermesini sağlamaya çalışıyor. Türkiye, söz konusu boru hattıyla, imkânlarının ötesinde stratejik pozisyonundan menfaat sağlamak istiyor gibi. Ancak, AB rekabet hukuku uygulamasındaki direktifler, Nabucco boru hattının bütün operatörlerinin, belirlenen fiyatlar çerçevesinde eşit haklara sahip olmasını gerektiriyor." (J.C. Sanz, 30/04)

ULUSLARARASI ARAP BASINI

El Arab: "Avrupa Parlamentosundan Gelen Eleştirilere Yanıt Olarak İfade Özgürlüğüyle İlgili Yasa Değişikliği Kabul Edildi" : "AB, ifade özgürlüğüne vurulan zincirlerin hafifletilmesinin, Türkiye'nin siyasi reformlara ne kadar bağlı olduğunun göstergesi olduğunu ifade etmişti. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, değişikliğe karşı çıkanlara verdiği yanıtta, düzenlemenin kişilere, Türk milletine hakaret etme özgürlüğü tanımadığına işaret etti. Söz konusu değişiklik Türkiye'de uzun süre tartışma konusu olmuştu. Öldürülen Ermeni asıllı Türk gazeteci Hrant Dink de bu maddeden yargılanan isimler arasındaydı. Sağ parti MHP, hükümeti, ülkenin kimliğine ihanet etmekle ve AB'nin isteklerine boyun eğmekle suçladı. Söz konusu değişikliğe ana muhalefet partisi olan CHP de karşı çıktı." (30/04)


NOT: Bu bülten, 30 Nisan 2008 tarihinde Genel Müdürlüğümüze ulaşan haber ve yorumlardan derlenerek hazırlanmıştır.

Bu döküman ab.gov.tr sitesinde bulunan makaleden otomatik üretilmiştir